Stabilcoinler Ripple’ı Öldürebilir mi?

Alex Lielacher
| 4 min read

Stabilcoin pazarı hızla büyüyor. Yılın başından bu yana kripto traderlarının bir değer deposu olarak sabit fiyatlı varlıklar aramaya devam etmesiyle birlikte fiata sabitlenmiş tokenler yoğun bir fon akışı gördü.

Kaynak: Adobe/master1305

Bununla birlikte, stabilcoinler geçmişteki ticari varlık kullanım durumlarını geliştiriyor ve artık değer aktarmanın bir yolu olarak gün geçtikçe daha fazla kullanılıyor.

Bankalar ve büyük şirketler dahil olmak üzere bütün şirketler stabilcoin dünyasına geçiş yaparken, bazıları stabilcoinlerin Ripple‘ın iş modeli için bir varoluşsal tehdit oluşturup oluşturamayacağını sorguluyor.

Stabilcoinler Gelişiyor

İlk stabilcoin olan tether (USDT) 2014 yılında piyasaya sürüldü ve dolar ve diğer kripto varlıklarla desteklenen tokenin kripto işlem çiftlerinde temel para birimi olarak benimsenmesi birkaç yıl sürdü.

2017 bitcoin (BTC) boğa piyasası sırasında çok sayıda borsa fiat-bitcoin işlem çiftlerinden USDT/BTC’ye geçiş yaptı çünkü bu kripto borsalarının pazar payı kazanmasını sağladı.

Following the 2017 bull market and the first wave of stablecoin adoption, dozens of stablecoin projects followed in tether’s footsteps.

2018 yılında USD coin (USDC), paxos standard (PAX) ve trueUSD (TUSD) gibi stabilcoinlerin birçoğu mücadeleye girdi ve yukarıda sözü geçen öncülerine uygun alternatifler olarak kendilerini kanıtlamayı başardı.

Stabilcoin piyasası şu anda 11 milyar doların üzerinde değere sahip ve top 50 dijital varlığın %8’i şu anda sabit fiyatlı dijital paralardır. Dahası, yılın başından bu yana stabilcoin tekliflerinin değeri iki katına çıktı.

Ancak daha ilginç bir trend var. Stabilcoinler saf ticaret varlıklarından dijitalleştirilmiş ABD doları para transferleri ve ödemeleri için yeni ödeme yolları haline geldi.

Örneğin, blockchain meraklısı Lihtenştayn merkezli banka, Bank Frick, geçtiğimiz günlerde USDC Coin’i desteklemeye başlayacağını duyurdu. Bankanın müşterileri bundan böyle stabilcoin kullanarak dolar bazlı ödemeler gönderebilir, birikim yapabilir ve alabilir.

Bank Frick’in Blockchain Bankacılığı Müdürü Stefan Rauti şunları söyledi:

“USDC’nin eklenmesiyle müşterilerimizin dolar ödemelerini hızlı ve token bazlı olarak işlemesine imkan tanıyoruz. İşlem süresi klasik SWIFT presedürüne kıyasla önemli ölçüde azaldı.”

Dahası, birkaç büyük önde gelen küresel finans kurumu da devreye giriyor. Bunlar arasında yer alan JPMorgan‘ın JPM coin‘i geleneksel finansla ilgilenen firmaların artık ödeme ağlarını daha verimli hale getirmek için stabilcoin teknolojisini entegre etmeye çalıştıklarının kanıtıdır.

Frankfurt School Blockchain Center‘den Philipp Sandner’e göre, bunlar arasında bir de şu anda fiat para destekli stabilcoinler başlatmayı düşünen Facebook‘un Libra‘sı yer alıyor.

Libra öncelikler tüketici merkezli B2C (işletmeden tüketiciye) teklifi olarak hedeflenirken, projenin başarılı olması durumunda Libra’nın coinlerinin finansal kurumlar ve fintech startup’ları tarafından yeni bir ödeme yönetmi olarak benimsendiğini tahayyül etmek hiç de zor değil.

Stabilcoin piyasasının evrimi ve lider bankacılık kurumlarını teknolojiye olan ilgisinin artmasıyla birlikte kripto piyasasının bir numaralı "bankacılık coini" – Ripple’ın XRP‘si üzerinde bir baskı hissediyor.

Sıkı Dur Ripple, Stabilcoinler Geliyor

Ripple, amiral gemisi RippleNet ürünü ile mevcut ödeme ağlarında yüksek hızlı, düşük maliyetli, blockchain destekli bir alternatif olarak konumlandı.

Şirketin ilk odak noktası bankalar arası ödemelerdi ancak o zamandan bu yana RippleNet’i küresel bir ödeme ağı olarak kurma kapsamını genişletti ve şirketin deyimiyle "bankaların, ödeme sağlayıcıların, dijital varlık borsalarının ve şirketlerin gelişmiş blockchain teknolojisini kullanarak küresel çapta para göndermesini sağlıyor."

Bir yerlerden tanıdık geliyor mu? Belki de bunun nedeni, lider stabilcoin şirketi ve USDC ihraççısı Circle‘ın da misyonunun bu olmasıdır.

Centre Consortium‘un kurucu üyesi Circle, USDC ihracını yönetiyor ve denetliyor. Buna ek olarak, Circle, dijital dolara sabitlenmiş tokenlerle çalışmak isteyen şirketler olarak hedeflenen platform hizmetleri (işletme hesabı ve ödeme API’leri (Uygulama Programlama Arayüzleri) gibi) sağlar.

Circle’ın CEO’su Jeremy Allaire bir blog yazısında şunları yazdı:

“Circle için temel misyon ve aynı zamanda USDC’de yaptığımız şey, insanların mümkün olduğunca kolay bir şekilde değer transferleri yapmasını sağlamak ve internet üzerinde çalışan dijital par için yeni bir protokol ve yeni bir format oluşturmaktır.”

Circle, dijital varlık borsalarından ve finansal uygulamalardan çevrimiçi perakendecilere ve diğer internet işletmelerine kadar, küresel ödemeler için bir ödeme ağı olarak dijital dolara sabitlenmiş stabilcoinleri uygulamaya koymayı hedefliyor. Bu, Circle’ı Ripple için doğrudan bir rakip haline getirir. Ancak tek rakip değil.

Ripple’ın başlangıçta kendisini konumlandırdığı banka ödemeleri alanında artık JPM coin ve Utility Settlement Coin projesi (UBS, Barclays, Nasdaq ve diğerleri tarafından kurulmuştur) yer alıyor. Bu operatörler ödemeleri daha verimli hale getirebilecek stabilcoin teknolojisi ile ilgileniyor.

Ripple pazarda ilk olma avantajını yaşarken, San Francisco merkezli blockchain ödemeleri şirketinin bundan böyle yeni rakiplerle mücadele etmesi gerekiyor. Bu rakipler arasında dünyanın en büyük finansal kuruluşlarından bazıları yer alıyor ve tabii ki de gelecekte ortaya çıkması planlanan merkez bankası tarafından ihraç edilen stabilcoinlerde söz etmeye bile gerek yok.

Financial Times’ın raporuna göre, Ripple’ın karlı olmasının tek nedeni XRP’lerini bireysel yatırımcılara satmasıdır.

Bu doğruysa ve XRP operatörü giderek daha rekabetçi bir hal alan blockchain ödemelerine ayak uyduramazsa, stabilcoinlerdeki patlama Ripple’ın ölümüne neden olabilir.