Seçimden Sonra Dolar

Erkan Öz
| 5 min read
Görsel kaynağı: Pixabay

Dolar/TL’de Son günlerde yaşanan artışın iki ana nedeni var: Türkiye’nin bütçe açığı ve cari açık rakamlarında rekorlar kırılması. Bütçe açığı Şubat ayında yaklaşık 171 milyar TL ve Ocak-Şubat döneminde ise 203 milyar TL oldu. Oysa Türkiye bütçesi 2022’nin tamamında 139 milyar TL açık vermişti. Yılın sadece ilk iki ayında bir önceki senenin tamamına kıyasla %46 daha fazla bütçe açığı meydana geldi!

Cari açık, yani Türkiye’ye gelen ve ülkeden çıkan döviz arasında oluşan fark ise Ocak’ta geçen yılın aynı dönemine oranla %42 artarak 9,8 milyar doları aştı. Bu cari açık, aylık bazda Cumhuriyet tarihinin en yüksek açığı olarak tarihe geçti.

Bu açıklar dolar/TL üzerinde yukarı yönlü baskı oluştururken mevcut yönetim ve tabi Merkez Bankası (TCMB) aslında çeşitli yöntemlerle kuru yavaşlatmaya çalışıyor. Böylece TL aslında özellikle ihracatın artabilmesi için gerekenden daha değerli bir konumda kaldı. AK Parti büyük ihtimalle seçim öncesinde psikolojik 20 TL sınırının geçilmesini istemiyor.

Öte yandan ‘Bank of America – Merrill Lynch’ son yayınladığı Türkiye raporunda ekonominin dengelenebilmesi için doların %15-25 arasında değer kazanması gerektiğini belirtti. Buna göre doların 22-24 TL bandına çıkması lazım. Banka, seçimi kim kazanırsa kazansın TL’de değer kaybı bekliyor. Raporda, mevcut iktidarın galip gelmesi halinde daha hızlı ve düzensiz bir dolar artışı olabileceği vurgulanmış. Yani bankaya göre AK Parti kazanırsa dolar 24’ü de aşabilir. Rapor, seçimi muhalefetin kazanması halinde de, yeni iktidar oluşana kadar Merkez Bankası’nın TL’yi baskılayan müdahalelerinin ortadan kalkacağını öngörüyor. Banka, bu senaryoda kurun sıçrama yapmasının da mümkün olduğu ifade ediyor. Bir başka deyişle banka, CHP önderliğinde birleşen muhalefet kazanırsa, yeni idare tam olarak iktidar haline gelene kadar doların 22-24 TL aralığına sıçrama yapabileceğini belirtmiş.

türkiye seçim senaryosu dolar fiyatı

Bloomberg 22 Mart’ta yayınladığı bir değerlendirmede muhalefetin kazanması halinde yeni ekonomi bakanı olarak İYİ Parti Ekonomi Politikaları Başkanı Prof. Bilge Yılmaz’ı işaret etti. Prof. Yılmaz ise 29 Mart’ta Twitter’da yaptığı bir paylaşımda iktidara gelmeleri halinde doların durumu ile ilgili olarak “Ne zaman patlayacak diye sürekli endişe ile takip edilen dolar kuru sakinleşecek” ifadelerini kullandı. Buradan muhalefetin seçimi kazanırsa doları düşürmeyi değil kurda oynaklığı gidermeyi hedeflediğini anlıyoruz. Bu durumda Bank of America – Merrill Lynch’in %15-25 değer kaybı senaryosu gerçekleşse bile yeni bir idare bunu ani değil zamana yayarak yapmak isteyecektir.

Cari açık, bütçe açıkları, EYT ödemeleri ve deprem harcamalarını göz önüne alırsak; seçimi kim kazanırsa kazansın doların yönünün kısa vadede yukarı doğru olacağını düşünüyorum. Bugünkü iktidar yani Cumhur İttifakı seçimi kazanırsa önce Merkez Bankası’nın dolar üzerine koyduğu frenleri kaldıracaktır. Fakat Cumhur İttifak’ı da kur yükselişinin ani ve hızlı olmasını istemez. Frenler yavaş yavaş kaldırılır. Yükseliş son günlerde yaşanandan biraz daha hızlı gerçekleşir.

Bugünkü muhalefetin yani Millet İttifakı’nın kazanması halinde de kurda sert sıçrama meydana gelmesi ihtimali, Bank of America – Merrill Lynch’in iddiasının aksine daha düşük olasılıktır. Çünkü Cumhurbaşkanı seçilmesi halinde Kemal Kılıçdaroğlu, TCMB yöneticilerini kurda ani ve hızlı yükselmelere neden olmamaları aksi halde yargılanacakları hakkında uyaracaktır.

Millet İttifakı’nın kazandığı bir senaryoda dolarda artışın yavaşlaması, durması hatta tersine dönmesi ancak yurtdışından Türkiye’ye yoğun yatırım girişine bağlı olacaktır. Kılıçdaroğlu ve yeni ekonomi ekibi yurtdışından ne kadar çok yatırım çekebilirse dolar o kadar yavaşlayacak hatta düşecektir. Bu nedenle bir iktidar değişimi halinde doların gidişatını görmek için Türkiye’ye yurtdışından özellikle doğrudan fabrika yatırımı olarak ne kadar sermaye girdiğini takip etmek gerekir. ABD ve Avrupa’da yaşanan bankacılık sorunları küresel bir ekonomik krize dönüşürse olası bir yeni idarenin uluslararası pazarlardan sermaye çekmesi de zorlaşacaktır.

Bu arada seçimleri kim kazanırsa kazansın yurtdışından para getirmek istiyorsa blockchain ve kripto varlık sektörüne de önem vermesi gerekir. Ekosistemi destekleyecek ve yatırımcıyı koruyacak hukuki bir altyapı kurulması ve teşvik edici bir vergi politikası ile milyarlarca dolar ek sermayenin kripto varlıklar ile Türkiye’ye akması ve TL’ye istikrar kazandırması mümkündür.

_____

İlginizi çekebilecek makaleler: